yandexmetrikacounter
BİR YANGIN VE ANIMSATTIKLARI… | Çanakkale Olay

BİR YANGIN VE ANIMSATTIKLARI…

Yıl 1993, Şubat ayında yirmi sekiz yıllık Milli Eğitim emekçiliğinden, emekliliğe terfi ettim.. Artık zamanı kamuya göre değil, keyfime göre ayarlıyorum.. kolumdan saati, boynumdan kravatı attım, yarı sivil yaşama alışıyorum.. Yarı sivil diyorum, çünkü eşim göreve devam ediyor..

Geçmişin Ayak İzleri
85

Geçmişte denizle haşır neşir olmuşsanız, bir yerinize balık pulu da değmişse, kendi kendinize emekli olunca ikinci tekneme kavuşacağım diye bir de söz verdiyseniz, çıkın işin içinden.. Gözler teknelerde akıl denizde…
Bir ara büyük bir olasılıkla Eylül gibi, bir dostumun yanında Çanakkale’de henüz kurulma aşamasında olan İl Çevre Müdürlüğü’ne yeni atanmış, Sayın Ahmet Duman’ı ziyaret ettik. Bu ziyarette laf lafı açtı, Çanakkale’de çevre ile ilgili bir dernek kurma ihalesi üstümüze kaldı… O günden beri, çevre bize, biz çevreye; uzak durmaya çalıştığımız bürokrasiye yeniden bulaştık..
Arkadaş bul, ikamet topla, adli sicil, vs.. vs.. sonunda 24 aralık 1993’te ‘ÇANAKKALE ÇEVRE GÖNÜLLÜLERİ DERNEĞİ’nin kuruluşu için Valiliğe baş vurduk.. 22 Ocak 1994’te, -Ana Tüzük- basında yayınlanarak, derneğimiz yasallaştı.. -Derneğin çalışmaları hk. ayrıntıları bir başka yazımda söz edeceğim-
1994 yılı Orman Haftası Kutlamaları ile tanıştığımız Çanakkale Orman Bölge Müdürü Sayın Talat Göktepe, Çanakkale içinde kurmaya çalıştığımız, Belediyemizin bize tahsis ettiği “Yeşil alan”larla ilgili her yardımı yapacağına dair söz verdi.. 06 Nisan 1994’te, Eğitimciler I konutları ile Küçük Organize Sanayi arasında kalan Mecidiye camiine yakın parselde YEŞİL ALAN oluşturulması için bürokrasinin de katıldığı törende, katılanların adlarına levhalar oluşturulduğu ilk ağaçlar dikildi….
….
Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı’nda, 25 Temmuz 1994’de, bir çobanın mısır pişirmek için yaktığı ateşin anıza, ardından da ormana sıçramasıyla başlayan ve yangını bizzat Sayın Valimiz Hüsnü Tuğlu’yla beraber yöneten dönemin Çanakkale Orman Bölge Müdürü TALAT GÖKTEPE, ölümle burun buruna gelen 5 personelini kurtarırken, maalesef kendisi, bu yangında alevler içinde kalarak yaşamını kaybetti..
Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı; bu yangın sonucu önemli ölçüde tahrip oldu. 25 Temmuzda başlayan ve ekiplerin 57 saat süren çabaları sonucu ancak kontrol altına alınabilen yangında 4 bin 49 hektarlık orman sahası adeta küle döndü. Esen şiddetli poyraz, yangını Saros’a Kabatepe’ye ulaştırdı.. Yangından iki gün sonra, tekneyle Kabatepe önünden geçerken, gözyaşlarımı tutamamış, yakanları kargışlamıştım..
O günlerde, Çanakkaleli’nin ve Orman İdaresi’nin içini kor gibi yakan bu yangından sonra, Conkbayırı’nın güneyinde Kabatepe-Conbayırı yolunun kenarına, Orman Bakanlığı, Çanakkale Bölge Müdürü Talat Göktepe'nin Arıburnu’ndaki ağaçları kurtarmak için yangınla mücadele ederken figüre edilmiş bronz bir heykelini dikti..
Bugün Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı yangını üzerinden 19 yıl geçti.. Bölgede gene aynı tarihlere denk gelen yeni bir yangın.. Gelibolu Yarımadası’ndaki her yangın bana, Vazifesi uğruna sonuna kadar mücadele eden, ölümü göze alacak kadar mesleğini seven niceleriyle beraber Sayın Talat Göktepe’yi de anımsatır.. hepsinin ruhları Şadolsun..
1995 yılında, Çanakkale Çevre Gönüllüleri Derneği, birinci yeşil alanın yanına ikincisini yaparken, oluşan yeşil alanı derneğimize gösterdiği ilgi ve ahde vefa anlayışı ile “Talat Göktepe Parkı” olarak adlandırdık.. Yakın zamana dek, biraz bakımsız da olsa, bu levha hâlâ ayaktaydı.. belki birileri bu yangın olayı ile veya bizim yazdıklarımızla Talat Göktepe’yi anımsayıp levhayı yenilerler.. Maalesef, Dernek yeniler diyemiyorum, çünkü çok emek verdiğimiz bu dernek, siyasi çatışmalara kurban gitti…
O yangından sonra; Derneğimizce küresel ısınmayla ilgili sorgulamalar başladı.. İbrelilerin yerleşim yerlerine yakın alanlara kadar uzanmasını, çıkacak yangınların can ve mal kaybına neden olacağını defalarca dile getirdik. İbreli alanlarda çıkan yangınlarda; rüzgârlı olan bölgemizde, tepe yangınından önce, etek yangınları olarak hızla yayıldığını, yetkililerin bu konuda tedbir almalarını ve yeni planlamalar yapmalarını istedik. Geniş yapraklı ağaçlara öncelik verilmesini Yazılı ve görsel basında ifade ettik.. Ama gelin görün ki o dönemden bu yana tedbir almak değil, bölgesinde %54 orman alanı oluşmuş bir kentin Orman Bölge Müdürlüğü, sudan sebeplerle –tabi ki arkasında altın işletmecilerinin yoğun baskısı olduğunu anımsayalım- kapatıldı..
Hazır yeri gelmişken, Talat Göktepe gibi, görevinin ilkeleri uğruna direnen, Sayın Musa Akşan’a da selam olsun.. AKP Hükümeti tarafından daha önce altı kez tayin ederek görevden alınan, ancak mahkeme kararıyla görevinin başına her seferinde aklanmış olarak geri dönen Sayın Musa Akşan’ı görevden uzaklaştırmak için, çare olarak Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğü’nü kapatanlar, uzaktan kumandalı olarak bu bölgeyi yönetenler, bu yeni yangının hesabını da Balıkesir’den mi yoksa Ankara’dan mı verecekler?….
Eğer, yetkililer bu konuda danışman olarak yeterli birini bulamıyorlarsa; biz bu konuda birçok makale yazmış, klimatoloji uzmanı Prof. Dr. Murat Türkeş’i önerebilir, onun bu bölge ile ilgili yazdığı makaleleri okumalarını öneririm… (1)
Haydi Eyvallah.. Dostlara selam, göreve devam.. 30.07.2013
*Doğa Gönüllüsü, Çanakkale Yerel (kent) Tarih Araştırmacısı..
Kalfa43@mynet.com
(1) Meteorological and hydro-climatological analysis of large forest fires of Çanakkale in the year of 2008, Murat Türkeş1*, Gökhan Altan2, COĞRAFİ BİLİMLER DERGİSİ CBD 10 (2), 195-218 (2012)
-1982 ANAYASASI; "SAĞLIK HİZMETLERİ VE ÇEVRENİN KORUNMASI" başlıklı 56'ncı MADDESİ:
"HERKES, SAĞLIKLI VE DENGELİ BİR ÇEVREDE YAŞAMA HAKKINA SAHİPTİR. ÇEVREYİ GELİŞTİRMEK, ÇEVRE SAĞLIĞINI KORUMAK VE ÇEVRE KİRLENMESİNİ ÖNLEMEK DEVLETİN VE VATANDAŞLARIN ÖDEVİDİR."
EYLÜL 2002,
-JOHANNESBURG' da yapılan "DÜNYA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA ZİRVESİ" sonucu "DOĞAL ÇEVRE, TARİHÎ VE KÜLTÜREL ÇEVREDEN AYRI DÜŞÜNÜLEMEZ.."