Gökçeada Kent Konseyi Başkanı Bülent Aylı, adada ilk kez düzenlenen TEKNOFEST karşıtı yapılan açıklamaları kınadıklarını belirtti. Gökçeada Kent Konseyi olarak devletin adada yaptığı her etkinliği sonuna kadar desteklediklerini söyleyen Aylı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Her zaman devletimizin yanındayız.
Gökçeada’da ilk defa düzenlenen TEKNOFEST’e karşı Gökçeada’da yaşayan marjinal kesimlerin savaş açmasını, tepki vermesini kınıyoruz. Gökçeada Kent Konseyi olarak devletimizin Gökçeada’da yaptığı her etkinliği sonuna kadar destekliyoruz. Burnumuzun dibinde askeri üsler kuran ABD ve Yunanistan’a karşı ses çıkarmayan Sirtakici Yunan hayranları bir süredir Gökçeada’yı bir Yunan adası haline getirmeye çalıştıklarını ibretle ve esefle yakından izliyoruz. Her türlü kanunsuz inşai faaliyetler, kaçak ve izinsiz Yunan orijinli işyerleri, imalathaneler, SİT alanı köylerde cafe, taverna, kurslar ve etkinlikler açan bu gruplar bilhassa patrikhane, metropolithane, Rum Diaspora ile iç içe, omuz omuza faaliyetler yürütmektedir. Sosyal medya ve iletişim kanallarında örgütlenen bu gruplar ülkemiz ve Gökçeada’mız hayrına bir şey düşünmemektedirler. Her fırsatta adanın Rum adası olma tezini işleyen bu gruplar 500 yıllık Türk hâkimiyetini göz ardı etmektedir. Gökçeada’da faaliyet gösteren STK’lar olarak Gökçeada Kent Konseyimiz bu oluşumlara karşı başından beri mücadele etmektedir. Geçtiğimiz yıl Patrik himayelerinde adamızda açmak istedikleri Türk Düşmanı sergiye engel olduğumuzdan dolayı Gökçeada Kent Konseyimiz hakkında miting düzenlenmiş ve Gökçeada Kent Konseyi başkanımız Bülent Aylı hakkında 111 kişi savcılığa suç duyurunda bulunmuştur.
Şimdi de devletimizin gözbebeği GÖKÇEADA TEKNOFEST’e karşı aynı zümre yeniden sahne alarak karşı çıkmakta ve eylem yapmaktadırlar. Bu açıklamaları da “Gökçeada Halkı İstemiyor” gibi lanse etmektedirler. Şurası iyi bilinmelidir ki Gökçeada’nın vatansever Türk halkı hudut bölgesinde yaşadığının farkındadır. Asıl Gökçeadalılar OLAĞANÜSTÜ bir durumda gencinden, yaşlısına, kadınından, çocuğuna hazır bir NEFERDİR. Adaya sonradan gelmiş, güdümlü, Yunanla, Rumla işbirlikçi kesimler beyhude uğraşmaktadır. Devletimizi adadaki gayri milli unsurlara karşı harekete geçmeye, gereğini yapmaya davet ediyoruz. İdari ve hukuki yasal olmayan tüm girişimler en ağır şekilde cezalandırılmalıdır. Kaçak inşai yapılarıyla, sit alanındaki işletmeleriyle, kaçak kurslarıyla Gökçeada’yı adeta sarmalayan bu güçler bu kadar kaçaklarına rağmen bir de utanmadan milli reflekslere savaş açmaktadır. Batı Trakya’da soydaşlarımızın Türk kelimesinin bile yasak olduğu, 230 okulun kapatıldığı, mülkiyet, vatandaşlık ve birçok sorunla boğuştuğu bir zamanda usulsüz eğitim veren 3 azınlık okula adada göz yumulması devletimizin bir lütfudur. Görünen o ki bu jesti anlamamışlar. Geçtiğimiz aylarda Atina’da Yunan cumhurbaşkanı ve Patrik efendinin himayelerinde düzenlenen “Gökçeada’nın Yunanistan’a İlhakı“ etkinliği bile bu marjinal grupların gözünü açmamıştır. Tekrar ediyoruz GÖKÇEADA TEKNOFEST’i sonuna kadar destekliyoruz. Savaşa karşıyız ama savaşa da hazır olmalıyız. Bu etkinliğin ardından başka etkinlikler bekliyoruz. 22 Eylül Gökçeada’nın kurtuluş törenlerinde bu coşkunun devamından yanayız. Buradan bu gruplara sesleniyoruz. Gökçeada Türk adasıdır. Bu Sirtaki, Sergiler, etkinlikler, Yunan kültürü, Taverna merakı, İllegal yapılarla temastan, beslenmekten vazgeçin. Vatanınıza, milletinize sahip çıkın. Vatansever olun. Unutmayın “DEVLET UNUTMAZ, SADECE ERTELER. UNUTTU DEDİĞİN ANDA, VAKİT GELDİĞİNDE HESABINI SORAR”
(HADİYE AYŞE İRİM)