Yurtdışında eğitim görüp Türkiye’de diplomalarını denklik sürecine sokan on binlerce kişi mağduriyetlerini dile getirmeye devam ediyor. Diploma Denklik Mağdurları Derneği’nin yaptığı son açıklamada, YÖK’ün uygulamalarının uluslararası sözleşmelere ve anayasal ilkelere aykırı olduğu vurgulanırken, sürecin hukuki, teknik ve istatistiksel yönleriyle ciddi şekilde eleştirildi.
Dernek, Türkiye’nin taraf olduğu Lizbon Tanıma Sözleşmesi ve Viyana Antlaşmalar Hukuku gibi uluslararası düzenlemelerin Anayasa’nın 90. maddesi uyarınca iç hukuktan üstün olduğunu hatırlatarak, YÖK’ün denklik süreçlerinde bu sözleşmelere aykırı davrandığını belirtti.
YÖK’ün, 2017 öncesinde eğitime başlayan öğrencilere bile 2021 tarihli yönetmeliği uygulayarak geriye yürütme yasağını ihlal ettiği ifade edildi. Bu durumun hem hukuka hem de temel eğitim haklarına aykırı olduğu vurgulandı.
Denklik için zorunlu tutulan Seviye Tespit Sınavı (STS) sistemine yönelik ciddi eleştiriler dile getiriliyor. Dernek açıklamasına göre, Türk öğrencilerin büyük kısmı STS’de başarısız olurken, Türkçe bilmeyen yabancı uyruklu öğrencilerin başarılı olması sınavın objektifliğine dair soru işaretleri oluşturuyor. Ayrıca, aynı net sayısıyla STS’den geçilemezken TUS gibi sınavlarda uzmanlık alınabiliyor; bu da katsayı adaletsizliği eleştirisini doğuruyor.
YÖK’ün farklı kişilere farklı uygulamalarda bulunduğu örneklerle açıklandı. Aynı okuldan, aynı bölümden ve aynı yıl mezun olan öğrencilerden bazılarına fark dersi, bazılarına STS sınavı, bazılarına ise doğrudan ret kararı verildiği belirtildi. Bu durumun çifte standart oluşturduğu ifade edildi.
Özellikle Türkçe eğitim veren yurtdışı üniversitelerinden mezun olanlara sırf eğitim dili Türkçe olduğu için denklik verilmediği iddia edildi. Bu durumun hem haksızlık hem de ayrımcılık anlamına geldiği dile getirildi.
Açıklamada YÖK’ün resmî istatistiklerinin gerçeği yansıtmadığı öne sürüldü. Sadece doğrudan ret kararlarının sayıldığı, STS ve ilmî hüviyet gibi dolaylı retlerin ise rakamlara yansıtılmadığı iddia ediliyor. 2006 ile 2023 yılları arasında yaklaşık 100 bin kişinin mağdur edildiği belirtiliyor.
Dernek, çeşitli mahkeme kararlarına da atıfta bulundu. Anayasa Mahkemesi’nin, denklik davalarında “makul sürede yargılanma hakkının” ihlal edildiğine hükmettiği kaydedildi. Danıştay’ın bazı davalarda YÖK’ü haklı bulduğu ancak başvurucuların durumlarının birbirinden farklı olduğuna dikkat çekildi.
Yaşanan mağduriyet, TBMM gündemine de taşındı. 28. Dönem Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş Taş (İYİ Parti) ve İstanbul Milletvekili Doğan Bekin (Yeniden Refah Partisi), konuyla ilgili kanun teklifi verdi. Her iki vekil de özellikle tanınan okullardan mezun 100 binden fazla öğrencinin denklik başvurularında keyfi uygulamalara maruz kaldığını ve bu sorunun acilen çözülmesi gerektiğini vurguladı.
Denklik sorunu, sadece bireysel mağduriyetlere değil, aynı zamanda Türkiye’nin uluslararası eğitim ilişkilerine ve insan kaynağı politikalarına da zarar veriyor. Diploma Denklik Mağdurları Derneği, hem mevcut mağduriyetlerin giderilmesi hem de şeffaf, eşitlikçi ve hukuk temelli bir sistem kurulması için yetkilileri göreve çağırıyor.
(YUSUF SONKURT)