Sabun seçimi, sanıldığından çok daha önemli. Cilt tipine uygun sabun kullanmak, yalnızca temizlenmek değil; aynı zamanda cilt sağlığını korumak anlamına geliyor. Dermatologlar, “Cildinizin neye ihtiyacı olduğunu bilin ve ona göre seçim yapın” diyerek tüketicilere bilinçli alışveriş çağrısında bulunuyor.
Yağlı ciltlerde gözeneklerin tıkanması ve sivilce oluşumu sık karşılaşılan bir durum. Uzmanlara göre, yağ dengeleyici özellikte olan, genellikle çay ağacı yağı, kömür veya kil içeren sabunlar bu cilt tipi için ideal. Ancak cildi tamamen kurutan agresif ürünlerden kaçınılması gerektiği vurgulanıyor.
Kuru cilt tipine sahip kişilerin ise gliserin, zeytinyağı, shea yağı gibi doğal nemlendiriciler içeren sabunları tercih etmesi öneriliyor. Bu sabunlar, cildin nem dengesini bozmazken, tahrişi de önleyebiliyor. Uzmanlar, bu kişilerin sert kimyasallar içeren sabunlardan uzak durması gerektiğinin altını çiziyor.
T bölgesinde yağlanma, yanaklarda kuruluk görülen karma ciltler, dengeleyici sabunlara ihtiyaç duyuyor. Aloe vera, yeşil çay ve lavanta gibi hem yatıştırıcı hem de dengeleyici içeriklere sahip sabunlar bu grupta öne çıkıyor.
Ciltte kolayca kızarıklık, yanma veya kaşıntı oluşuyorsa, sabun tercihi daha da önem kazanıyor. Dermatologlar, hassas ciltli kişilere parfümsüz, renklendirici içermeyen ve hipoalerjenik olarak etiketlenen sabunları öneriyor. Özellikle bebek sabunları, bu tür ciltlerde güvenle kullanılabilecek ürünler arasında gösteriliyor.
Uzmanlar, sabun seçerken içerik etiketlerinin dikkatle incelenmesi gerektiğini söylüyor. Bitkisel yağlarla üretilmiş, katkı maddesi içermeyen doğal sabunlar, uzun vadede cilt sağlığı için daha güvenli bir seçenek sunuyor.
Sabun yapımında son yıllarda giderek artan aktif karbonun gözenekleri derinlemesine temizleyici gücü, cildin kir, yağ ve toksinlerden arınmasına yardımcı olur. Ayrıca yine bu türden sabunlar cildin doğal nemini dengelemesinde etkin rol oynayabilir.
(HADİYE AYŞE İRİM)