İMO Çanakkale Şubesi Uyardı; “Barajlar yaşamdır, susuz bir geleceğe izin vermeyelim”

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Çanakkale Şubesi, son dönemde yaşanan kuraklık, yetersiz su yönetimi ve barajlardaki tehlikeli düşüşe dikkat çekerek bir basın açıklaması yayınladı. Açıklamada, suyun yalnızca bugünün değil, gelecek nesillerin de yaşam kaynağı olduğu vurgulandı ve “Barajlar Yaşamdır – Çanakkale’nin Suyu Tükenmesin” çağrısı yapıldı.

İMO Çanakkale Şubesi, bölgedeki barajların stratejik altyapı olarak mutlaka korunması, sürekli izlenmesi ve bilimsel yöntemlerle yönetilmesi gerektiğini ifade etti. Özellikle tarımsal sulamada geleneksel yöntemlerin yerine verimli ve sürdürülebilir uygulamaların benimsenmesi gerektiğine dikkat çekildi. Açıklamada, belediyeler, kamu kurumları, çiftçiler ve vatandaşların entegre bir şekilde çalışmasının zorunlu olduğu vurgulanarak şu ifadelere yer verildi; “Barajlarımızdaki su, çocuklarımızın yarın içeceği sudur. Eğer bugünü doğru yönetmezsek, yarın susuz bir Çanakkale ile karşı karşıya kalacağız. Bu yalnızca bir çevre sorunu değil, bu bir gelecek krizidir” ifadesini kullandılar

"Her birey, her kurum suyun kıymetini bilmelidir"

TMMOB yetkilileri, Çanakkale’nin bereketli toprakları, içme suyu ihtiyacımız, tarımımız, sanayimiz ve doğal yaşam için en hayati unsur sudur. Bu suyun kaynağı ise, sessizce çalışan ve çoğu zaman farkında bile olmadığımız barajlarımızdır. Ancak bugün, barajlarımız alarm veriyor. Kuraklık kapıda, bilinçsiz su kullanımı yaygın, su yönetimi yetersiz. Barajlarımızdaki su, sadece bugün değil; çocuklarımızın yarın içeceği sudur. Eğer bugünü doğru yönetmezsek, yarın susuz bir Çanakkale ile karşı karşıya kalacağız. Bu yalnızca bir çevre sorunu değil; bu bir gelecek krizidir. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Çanakkale Şubesi olarak buradan açıkça sesleniyoruz. Barajlar stratejik altyapılardır; korunmalı, izlenmeli ve doğru yönetilmelidir. Tarımsal sulamada geleneksel değil, bilimsel ve verimli yöntemler uygulanmalıdır. Su yönetimi; belediyeler, kamu kurumları, çiftçiler ve vatandaşlarla birlikte, planlı ve entegre bir şekilde yapılmalıdır. Her birey, her kurum suyun kıymetini bilmelidir. Bu artık bir seçenek değil, bir zorunluluktur. Barajlarımızı göz ardı edersek, susuzluk kaçınılmazdır. Bugün suya sahip çıkmazsak, yarın hiçbir şeye sahip olamayız. Biz mühendisler, çözümün bilimden geçtiğini biliyoruz. Yetkilileri, kurumları ve halkımızı bu konuda acil eyleme çağırıyoruz. Suyumuzu koruyalım, geleceğimizi kaybetmeyelim" sözleriyle sona erdi.